Son Güncelleme: 6 Mart 2016 11:46 Çorum Ziraat Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Necati Gül, yurt içi tarım gündemini meşgul eden yüksek et fiyatları ile çiğ süt fiyatları konusunda bir yazılı açıklama yaptı.
Gül, haftalardır yurt içi tarım gündemini yüksek olan et fiyatı ile düşük olan çiğ süt fiyatı meşgul ettiğini söyledi.
Yüksek olan et ve çiğ süt fiyatlarına köklü çözüm üretilmesi gerektiğini belirten Gül, “ Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Faruk Çelik ette tavan fiyat uygulamasına geçildiğini ve kıymanın kilosunun bundan böyle 32, kuşbaşının ise 34 liradan satılacağını açıklamıştı. Ancak bırakın büyük illeri, ilimizde bile etin market fiyatlarında aşağı yönlü bir kıpırdama olmadı. Kısa zamanda olması da mümkün görünmüyor” dedi.
Gül, konu ile ilgili açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Besi danası İlimiz mezbahanesinde 22-24 TL / Kg olarak kesilmektedir. Fireden KDV ye, stopajdan işletme giderine tam hesap yaptığınızda sayın bakanın açıkladığı rakamlara tüketicinin kısa zamanda et yemesi zor gözüküyor.
Et maliyetini etkileyen en önemli maliyet kalemi yem fiyatları. Yem fiyatları çok yüksek ve geçenlerde yemde KDV düşürüldüğü halde fiyatlar ne yazık ki düşmesi gerekirken yeniden arttı. Kültür ırkı bir hayvanın 1 kg canlı ağırlık için 8-10 kg yem yemesi gerekmektedir. İlimizde bulunan hayvanların çoğunluğunu melez ırklar oluşmakta; bu miktar melez ve yerli hayvanlarda daha da artmaktadır.
İlimizde 50 Kg’lık besi yemi torbası 40-45 TL arasında satılmaktadır.Sadece yem maliyeti bu iken varın üreticinin maliyet hesabını siz yapın.
Çiğ süt maliyetinde de durum farklı değildir. Süt sığırı, sadece 2-2,5 kg süt için 1 kg yem yemesi gerekmektedir. 50 Kg’lık süt yemi torbası 50-55 TL arasında satıldığına göre durumun çiğ sütte de ne kadar hazin olduğu ortadadır.
Çiğ sütten para kazanamayan çiftçi de çözümü mezbahanede aramaktadır.
Yem maliyeti toplam maliyetin yüzde 70’ini oluşturduğu göz önüne alındığında et ve süt meselesi bizim uzun süre gündemimizi oluşturacağa benzemektedir.
Tüketicimiz eti ve sütü yüksek fiyatla yiyorum diyor.Ne hazindir ki üretici yani çiftçi kazanamıyorum diyor.Alan da memnun değil; satan memnun değil. Et ve süt meselesi, ot meselesi idi. Şimdi et ve süt meselesi baş meselemiz oldu.
Tarım yapanların yaşının 50’nin üzerinde olduğu; çiftçi ile köylünün aynı kategoride değerlendirildiği; kırsal nüfusu artıralım derken şehirlerin kırsallaştırıldığı; mera alanlarının 14. madde; toplulaştırma ve sulama sahası içinde kalan mutlak tarım arazilerinin bile sözde kamu yararı kapsamında amaç dışı kullanıma açıldığı ülkemizde işimiz çok zor.
Çözüm mü? Aslında bir şeyler söylemek isterdik. Her zamanki gibi.Lakin ortak akıl toplantısına çağırılsaydık.
İnşallah o toplantıda ene duygusu yüksek olanlar suya sabuna dokunmama kaygısından kurtulup temsil yetkisini kullanabilmiştir. Bu açıklamaları benim yapmam lazım diyenlerden de bu güne kadar iki kelimelik söz duymadık bu konular üzerine.Dilerim orada duyurmuştur.
Temennim en kısa zamanda çözüm bulunmasıdır. Çünkü vazgeçmek tükenmek demektir” şeklinde açıklamada bulundu.



Oğuzlar’da Hababam Sınıflı Öğretmenler Günü
TravelExpo’ya Çorum Damgası
Başkan İsbir’ den Öğretmenlere Ziyaret
Alagöz, “Öğretmenlerimiz Güçlü Türkiye’nin Mimarlarıdır”
Çıplak’tan, 24 Kasım Öğretmenler Günü Mesajı
